KURBAN BAYRAMI NEDİR, NEDEN KURBAN BAYRAMI KUTLARIZ?
Kurban bayramı 1. gecesi en mübarek gecelerden biridir. O gece edilen tevbeler kabul edilir, günahlar affolur. Hadisi Şerifte, "Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini ihya eden kimsenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez." buyrulmuştur. Kurban bayramını kutlama sebebimiz islami kaynaklarda özetle şöyle bildirilir. Hz. İbrahim aleyhisselamın hayatta en çok istediği şeylerden biri bir erkek evlattır. Ancak İbrahim Peygamber'in hanımının çocuğu olmaz. Hz. İbrahim aleyhissellam çok dua eder. Allahü Teala onun duasını kabul ederek ona bir erkek evlat verir. İsmini İsmail koyarlar. Bir gün Hz. İbrahim rüyasında oğlu İsmail'i Allah için kurban ettiğini görür. Bunun üzerine Hz. İsmail de babasına Allahın emrini yerine getirmesi için babasına rızasını gösterir. Hz. İbrahim tam oğlunu kurban edecekken Cebrail Aleyhissellam elinde bir koç ile gelir ve kurban olarak insanlar kesilmekten kurtulur. Genel anlamda kurbanın bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de birçok ayet yer almaktadır. Hz. İbrahim’in oğlu İsmail’in yerine, Allah tarafından bir kurbanın verildiği açıkça bildirilmektedir. (Saffat, 37/107)
KURBAN NE ZAMANA KADAR KESİLİR?
Kurban bayramı 1. gecesi en mübarek gecelerden biridir. O gece edilen tevbeler kabul edilir, günahlar affolur. Hadisi Şerifte, "Ramazan ve Kurban bayramının gecelerini ihya eden kimsenin kalbi, kalblerin öldüğü gün ölmez." buyrulmuştur. Kurban bayramını kutlama sebebimiz islami kaynaklarda özetle şöyle bildirilir. Hz. İbrahim aleyhisselamın hayatta en çok istediği şeylerden biri bir erkek evlattır. Ancak İbrahim Peygamber'in hanımının çocuğu olmaz. Hz. İbrahim aleyhissellam çok dua eder. Allahü Teala onun duasını kabul ederek ona bir erkek evlat verir. İsmini İsmail koyarlar. Bir gün Hz. İbrahim rüyasında oğlu İsmail'i Allah için kurban ettiğini görür. Bunun üzerine Hz. İsmail de babasına Allahın emrini yerine getirmesi için babasına rızasını gösterir. Hz. İbrahim tam oğlunu kurban edecekken Cebrail Aleyhissellam elinde bir koç ile gelir ve kurban olarak insanlar kesilmekten kurtulur. Genel anlamda kurbanın bir ibadet olduğuna dair Kur’an-ı Kerim’de birçok ayet yer almaktadır. Hz. İbrahim’in oğlu İsmail’in yerine, Allah tarafından bir kurbanın verildiği açıkça bildirilmektedir. (Saffat, 37/107)
Ayrıca aşağıdaki ayetler de genel anlamda kurban ibadeti ile ilgilidir :
- “Her ümmet için, Allah’ın kendilerine rızık olarak verdiği hayvanlar üzerine ismini ansınlar diye kurban kesmeyi meşru kıldık…” (Hac, 22/34)
- “... kendilerine rızık olarak verdiği kurbanlık hayvanlar üzerine belirli günlerde Allah’ın adını ansınlar. Artık onlardan siz de yiyin, yoksula fakire de yedirin”(Hac, 22/28)
“Kurbanlık büyükbaş hayvanları da sizin için Allah’ın dininin nişanelerinden kıldık. Sizin için onlarda hayır vardır. Onlar saf saf sıralanmış dururken kurban edeceğinizde üzerlerine Allah'ın adını anın. Yanları üzerlerine düşüp canları çıkınca onlardan siz de yeyin, istemeyen fakire de istemek zorunda kalan fakire de yedirin. Şükredesiniz diye onları böylece sizin hizmetinize verdik.” “Onların etleri ve kanları asla Allah'a ulaşmaz. Allah'a ulaşacak olan ancak, sizin O’nun için yaptığınız, gösterişten uzak amel ve ibadettir.” (Hac 22/36-37)
Bu ayetlerde zikredilen hayvan kesiminin, ibadet amaçlı birer uygulama oldukları açıktır. Bu amaçla kesilen hayvanların, et ve kanlarının Allah’a ulaşamayacağı asıl olanın ihlas ve takva olduğunun vurgulanması, kurban kesmenin ibadet olduğunun açık bir göstergesidir.
KURBAN NE ZAMANA KADAR KESİLİR?
Kurban, bayramın ilk günü bayram namazından itibaren üçüncü günü, güneş batıncaya kadar kurban kesilebilir. Cuma kılınmayan küçük köylerde, fecirden sonra, bayram namazından önce de kesilebilir. Gece kurban kesmek, caizse de mekruhtur. Şafii’de, bayramın dördüncü günü de kurban kesilebilir. Hanefi mezhebine göre kurban, üçüncü günü akşam ezanına kadar kesilir. Daha sonra kesilmez. Bu vakte kadar herhangi bir sebeple kesilememiş olan kurbanı kesebilmek için Şafii mezhebi taklit edilerek gece veya ertesi gün yani dördüncü gün de kesilebilir. Böyle durumlarda mekruh da olmaz. Ancak, bir ihtiyaç olmadan Şafii mezhebi taklit edilemez.