Benin kanaatim odur ki Ankara'da dayısı olan adaylar hiç şüphe yok ki yine allem edip kallem edip aday olacaklar. Tabi olan yine yönetilen halka olacak.
Oysaki Belediye başkanı için daha önce başkanlık yapan bir çok başkan ile yaptığım görüşmede BİR DÖNEM AZ İKİ DÖNEM fazla diyenlerin sayısı oldukça fazla idi.
Değişim ve yenilenmede heyecan ve şevk olduğu biliniyor. Önceki başkan da tecrübe var ama yenisinde heyecan, aşk ve bir şeyler başarma hırsı olduğunu unutmamak gerekir.
İYİ BİR BELEDİYE BAŞKANI NASIL OLMALI ?
-Samimi ve içten olmalı..
-Halkı sevmeli ve şefkatle yaklaşmalı
-Gönüllere hitap etmeli...Halkın acılı ve tatlı günlerinde mümkün mertebe yanlarında olmalı ...
-Garip gurebayı dinlemeli sorunlarına çare ve çözümler bulmalı...
-Kadrosunda egoları ile hareket eden yönetici bulundurmamalı
-Bütçeyi kullanırken gerçekten yönettiği yerin asli ihtiyaçlarına harcamalı
-İhtiyaç sahibi kişilere yapılan yardımları gizlilik içinde ve hak edene yapmalı
-Yönettiği yerdeki STK, Muhtar ve düşünürlerin fikirlerine önem vermeli,
-Ben yaptım oldu değil de ortak akla önem vermeli...
-Danışman adı altında başka yerlerde çalışanlara maaş vermemeli
-İş isteyenler için kapısı açmak için çaba sarf etmeli
-İlçesinin değerlerini halkın yararına kullanmayı bilmeli
Bu liste çok daha uzatılabilir ama özeti şudur halktan alınan vergiler yine halkın en önemli temel ihtiyaçlarına harcanmalıdır.
İlçesine yapılan yapıların canlıların yaşamını olumsuz yönde etkilememesi için kafa yormalı
Zeytinburnu ilçesinde örnek verecek olursa yerel yöneticiler Büyük Yalı ve Yedi Mavi Projesi in planları tasdik için gelirken demeliler bu kadar yüksek yapı yaparsanız Zeytinburnu halkının Marmara denizi ile arasındaki bağı koparırsınız doğru olmaz.
Gelin siz bu projeyi şu veya bu şekilde yapın hem halk rahatsız olmasın hem de siz yine aynı parayı kazanın deseydi belki de bu yapıların denizin dibinde yükselmesini engelleyebilirdi.
Bence ZEYPORT’tan sura kadar yol yer altına alınıp burada tripleks şeklinde aynı parayı elde edecekleri yapılar yapsalardı eminim ki aynı parayı elde edebilirlerdi.
Ancak bunun için ufuk sahibi olmak gerekirdi. On Altı dokuz yapısının eleştirisi devam ederken onaylanan BÜYÜKYALI ve YEDİ MAVİ planları onaylandı. Kimseyi suçlayacak eleştirecek değilim.
Sadece burada daha sağlıklı yapıların olması için yerel yönetim ERKİ inisiyatif alıp ciddi bir bedel ödeyerek ihaleyi
alan firmalar zarar etsin onları batırın demiyorum.
alan firmalar zarar etsin onları batırın demiyorum.
Zaten TOKİ’nin sadece yüksek bir bedel ile ihalede yeri satmayı düşünmek yerine MARTI’nın ,Leyleğin ve Kırlangıç kuşunun uçuş yüksekliğini de düşünerek bu yapının yüksekliği medeniyetimize uygun değil.
Gerekirse devlet büyükleri ile irtibata geçerek ihale bedelinden indirim yapın aksi halde bu yapı da On Altı dokuzdan daha berbat olacak denilseydi hiçbir devlet büyüğü olsun siz karışmayın demezdi.
Ben Belediye başkanı ihaleyi alan firma sahipleri ile kavga etsin. Hükümete kafa tutsun demiyorum. Sadece binaların yüksekliğini 58 bulvar caddesinin başında bu şekilde görünecek denilseydi VALLAHİ DE BİLLAHİ DE ihaleyi alan firmalar dahil TOKİ ve Cumhurbaşkanı Erdoğan bu şekilde yapın demezdi.
Burası için olan oldu diğer yerler içinde aynı şekilde yapıların olmaması için Belediye başkanlarının çok uyanık ve akıllı olması gerekemez mi ? Zeytinburnu sevdalısı olarak adı geçen iki proje burada yükselmeden önce gerek Ağır bakımın yeri gerekse de Et ve Balık Kurumun yeri bana huzur ve rahatlık veriyordu.
Ama şimdi sanki o beton kütleri üstüme düşecekmiş gibi hızlı bir şekilde orada geçme düşüncesi bilinç altıma yerleşti.
Uzun sözün kısasa Zeytinburnu’nunun etrafını çeviren gökdelenlerden dolayı gönlüm hoş değil.
Zeytinburnu Times /Hüseyin Çetiner - 22 Eylül 2018