Prd. Prof. Dr. Fuat Başgil’in ‘Gençlerle Baş Başa’ adlı eserinden ilhamla Bilgi Evlerinin gerçekleştirmeye başladığı “Gençlerle Baş Başa Sohbetleri” söyleşi dizisinin bu ay Çocuk Edebiyatı dalında kitaplar yazan, Şişkonun Bütün Adamları, Çok Mavi Hikayeler, Çok Serin Hikayeler, Deve Kuşları Plan Yapmaz, Gazoz Kapağı ve Bir Miyav İki Hav Hav gibi eserleri bulunan ve 2003 yılı TYB tarafından ‘Çocuk Edebiyatı’ dalında yılın yazarı seçilmiş, Zaman Gazetesinin Zaman Pazar ve Zaman Gençlik eklerinin editörü ve Aksiyon Dergisi’nde yazılarıyla tanıdığımız H.Salih Zengin konuğumuz oldu.
İnsan Neden Okur, Yazar Neden Yazar?
H.Salih Zengin söyleşisine saygı duruşundan bahsederek başladı. Salonda ‘Bu da nereden çıktı?” tarzı bakışlar birbirini kovaladı. Neyse ki H.Salih Zengin şaşkın bakışlara daha fazla dayanamayarak anlattı ki işin aslı üyelere vereceği 1 dakikalık özgürlük karşısında kendisini 1 saat dinlemeleriydi.
Kısa süren bir şaşkınlıktan sonra H.Salih : “1 dakikalık saygı duruşu yerine 1 dakikalık dünyanın bütün çocukları için, dünyanın bütün çocuk kitap yazarları, çizerleri için, dünyanın bütün anneleri için 1 dakika istediğiniz kadar bağırma, sakızlarınızı patlatma, ıslıklarınızı çalma ve Amerikasız bir dünya için 1 dakika istediğinizi yapabilirsiniz...” açıklamasını yaparak üyeleri bağırtı ve ıslık sesleri arasında özgürlüğüne bıraktı. İnsan neden okur, yazar neden yazar gibi sorularla devam ettiği konuşmasına çocukların 2’ye ayrıldığını belirten Salih Zengin, aralarındaki farkları mikrofon uzatarak sorduğu söyleşide üyelerden gözlerini kapatıp, sessizce dinlemelerini istediği sırada söyleyeceği kelimeleri düşünmelerini istedi.
“Gökyüzü, mavi, bulut, beyaz, kuş, baca, çatı, kiremit, ev, toprak, kahverengi, kapı, pencere, perde, rüzgar, çiçek, saksı, oda, çimen, yeşil, Cahit Zarifoğlu, ırmak, balık, ağaç, orman, dağ, gökyüzü!”
Dinleyicilerinden sırasıyla saymalarını isteyip, yaptığı mini sınavı geçtiklerini belirttiği konuşmasına: “Bir yazar söylediği kelimeler kadar söylemediği, düşündürdüğü ve hayal ettirebildiği kadar yazardır. Fazla kelime kullanmak değildir yazar, doğru kelimeyi ve doğru yerde öz biçimde kullanmak ve okuru yormamaktır” diyerek devam etti.
H.Salih Zengin okumanın boş zamana bırakılmayacak kadar değerli olduğunu belirttiği konuşmasına şöyle devam etti: “Okumak boş zaman işi değildir ciddi iştir. Okuma disiplin gerektiren iştir.
Nasıl ki her gün sevdiğiniz dizinin karşısına geçiyorsanız, sosyal alemde kim dürtmüş diye bakıyorsanız en az onlar kadar zaman ayırmalısınız. Şayet onların değeri kadar kitabı koymazsanız zarardasınız demektir.
Zararınızın en basit hâli şurada çıkacaktır: Üniversite sınavından sonra kazandığınız, aynı eşit puanla girdiğiniz üniversitede birbirinden artı değerleriniz bu zamanda okuyacağınız kitaplar ile farkınız olacak. Onun için bu yaşta kitap okumaya yola çıkarsanız arkadaşlarınızdan ileride olacağınızdan emin olun!” dedi.
Kitaplar dâima sizleri bir adım önde tutar
Okumanında doğru olanı nitelikli okumadır diyerek bahsettiği konuşmasını sürdüren yazar Zengin: “Birde nitelikli okuma! Yani çok okumak iyi okuma değildir! Okuduğunuzu anlamak önemlidir.
Bazen bir cümle okuyacağınız binlerce sayfadan sizin için daha önemli olabilir. İşte o cümlenin peşinde olmak. Sizi olumlu değiştirecek, daha iyi, bilgili, düzeyli, ahlaklı, duyarlı ve imanlı yapacak yani bunu sağlayacak cümleyi bulduğunuz an o kitabı okumuşsunuz demektir.” diyerek devam ettiği konuşmasına yazar aynı zamanda ilginç bir araştırma örneğine yer vererek bizlerin nasıl bir durumla karşı karşıya olduğumuzu analiz etti. Yazar Salih Zengin: “Okur olmak okuma yazma bilmek demek değildir.
Yapılan araştırmalara göre 10.000 insan içerisinde yapılan ölçümlere göre kaç kişi gerçek okurdur? 10.000 kişiden 8 kişi gerçek okurdur. Bizler ve sizler o 8 kişiyi yükseltmezsek önümüzü göremeyiz.
Bunu sağlayacak bu yaşlarda gördüğünüz eğitiminiz yanı sıra okuyacağınız kitaplardır. Amerika 140 dolar, Almanya 90 dolar, Japonya 70 dolar, Türkler yılda 50 cent yani yarım dolar harcıyorlar. Araştırma da ihtiyaç listelerinde de ilk sıralarda geliyormuş. Bizim ihtiyaç listemizde de un, yumurta, yağ derken 235. sırada geliyormuş.” şeklinde belirtti.
H.Salih Zengin büyük sırrını ilk kez açıkladı !
Söyleşinin kapanışı için üyelerin sorularını alan H.Salih Zengin bir üyenin sorusu karşısında vereceği cevabın öncesi büyük sırrını ilk defa açıklayacağını belirtti.
Bir üyenin ‘nasıl yazar olmaya karar verdiniz?’ sorusu karşısında kendine has üslubuyla cevap veren yazar H.Salih Zengin: “Büyük sırrımı ilk defa açıklayacağım.
Biz bu dünyaya gelmeden önce nerdeydik ? Biz insanlar dünyaya gelmeden önce ruhlar aleminde ruhumuz insanlar hep vâr olacak. Orada Kenan Işık gibi bir melek geldi ve sordu: Seni şimdi dünyaya göndereceğiz ve sen ne olmak istersin? Şıkları istedim ve aldım:
a) Zürafa Bacağı, b) Konserve Açacağı c) Çocuk Kitapları Yazarı d) Domates Salçası ve c şıkkıyla idare ediyoruz.” şeklinde açıkladı.
Soruların ardından daha önce okumuş oldukları değerli yazarın kitaplarını imzalatarak söyleşi sona erdi.
Çocuklarımızın ve gençlerimizin; geleceğe güvenle bakması, kendilerini maddi ve manevi yönlerden geliştirmelerine, kendilerini keşfetmelerine katkıda bulunmak ve hayata daha geniş ufuklarla bakmaları için onlara ışık tutacak, rehberlik yapacak değerli yazar, şair, bilim adamı, sanatçı ve kendi alanında uzman konukların ağırlandığı “Gençlerle Baş Başa Sohbetleri”nin nisan ayı konuğu ise Metin Özdamarlar olacak, 13 Nisan Cumartesi günü ZKS’de güzel bir söyleşi gençleri bekliyor. Kaynak : İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)
H.Salih Zengin büyük sırrını ifşa etti
H.Salih Zengin büyük sırrını ifşa etti
Kültür-Sanat
Zeytinburnu Bilgi Evleri, 16 Mart Cumartesi Günü saat 14:00 Zeytinburnu Kültür ve Sanat Merkezi’nde(ZKSM) “Gençlerle Baş Başa Sohbetleri” seminer dizisinde bu ay kendisini çocuklara adamış değerli yazar H.Salih Zengin ile gerçekleştirdi.