Cübbeli Ahmet Hoca olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü olduğunu söyledi. Ancak Ünlü'nün avukatı Fatih Oğuz, "Müvekkilim orada oturmuyor. Ama bir tanıdığı vardır, gider gelir. Orada yaşıyor gibi yansıtılarak pazarlama taktiği yapmak yanlıştır" dedi.

Gazete ilanları emlak satışı ve kiralaması için kullanılan en eski yöntemlerden. Ancak önceki gün gazetelerdeki bir ilan diğerlerinden oldukça farklıydı. Evin satışı için ev sahibinden yetki alan emlakçının gazeteye verdiği "Zeytinburnu'nda pek muhterem bir hocaefendiye komşu olmak ister misiniz? Kiptaş Merkezefendi akıllı konutlarında 2+1, 130 metrekare" ilanı görenleri şaşırttı. 

Emlakçı Ahmet İnancı, eve ilişkin şu bilgileri verdi: "Konutlardaki en güzel evlerden biri. Ev, güney cephesine bakıyor. Evdeki her şeyi tek tuşla kontrol edebiliyorsunuz. Bir pencereden denizi, bir pencereden ferah Zeytinburnu manzarasını görebiliyorsunuz. İki oda bir salon. Her şey konforunuz için düşünülmüş. Fitness, sauna, yüzme havuzu, 7/24 site güvenliği."

Emlakçı İnancı, "İlanda belirtilen pek muhterem hocaefendi kim?" diye yöneltilen sorulan soruya şu cevabı verdi: "Cübbeli Ahmet Hoca bir üst katta oturuyor. Biliyorsunuz 'Ev alma komşu al' diye bir deyimimiz var. Biz de bu kıymetli komşuyu ilanda belirtmek istedik. Evi satın almak için ya da kiralamak için arayan onlarca kişi var. Tabii herkesin evden önce sorduğu ilk soru bu oluyor. Herkes hocaefendinin kim olduğunu merak ediyor."

İlana konu eve talip olmak için arayanlara Cübbeli Ahmet Hoca'nın komşusu olmayı vaad eden ilana Ünlü'nün avukatı Fatih Oğuz tepki gösterdi. Oğuz, müvekkilinin ilanın belirtildiği yerde ikamet etmediğini belirterek, şöyle konuştu:

"Cübbeli Hoca'nın orada evi yok. Biliyorsunuz kendisi Acarkent'te oturuyor. Ama çocuklarının kaldığı farklı evler var. Ahmet Hoca'nın sözü edilen konutlarda ne kendisinin ne de eşinin üzerine kayıtlı bir evi var. Kiralanmıştır, belki tanıdıklarından biri oturuyordur. Bir tanıdığı vardır, hoca gider gelir, bu apayrı bir konudur. İlanı tekrar bir araştıracağız. Eğer böyle bir pazarlama taktiği kullanılıyorsa bir rahatsızlık duyulur. Çünkü bazı şeyler vaad ediliyor. Yanıltıcı bir pazarlama taktiği olduğunu söyleyebilirim. Adli olarak bir müracatımız olabilir."