Şube başkanı Ahmet Coşkun yaptığı konuşmada Türkiyenin son 30 yılda yaşadığı sorun ve propblemleri çok veciz bir şekilde özetlediği konuşması çok anlamlıydı
Zeytinburnu Times Haber Merkezi / Özel Haber
İşte Ahmet Coşkun'un Tam konuşma metni;
Eğitim-Bir-Sen olarak hizmet bayrağını devralıp yola çıktığımız ilk günden beri, eğitim çalışanlarımızın aklından ve vicdanından hiç ayrı düşmedik, milletin beklentilerine bir an bile bigâne kalmadık. Kendimizi, bu ülkenin insanlarının taşıdığı değer dışında, uzağında bir yere asla ve asla konumlandırmadık. Hiç bir zaman bu ülkenin dertlerine, toplumun ve eğitim çalışanlarının taleplerine gözümüzü kapamadık, kapamayacağız.
Millet idaresinin vesayet altına alınmasına asla rıza göstermedik ve göstermeyeceğiz. Kimileri kapalı kapılar ardında hesap yaparken, bizler Çözüm ürettik, mücadele ettik, direndik ve eğitim çalışanlarımız için kazanımları elde ettik.
Emek ve özgürlük için demokratik bir sistem şart
Emeğin değerli olmasının ve ekmeğin artmasının ön şartının, özgür, sivil ve demokratik bir siyasal sistem olduğunun bilincindeyiz. Bugün, Suriye’de sendikadan bahsetme imkanı yoktur. Özgürleşmeyi, demokratikleşmeyi, sivilleşmeyi, mazluma destek olmayı, zulmü ortadan kaldırmayı, insanı ve insan onurunu korumayı da görev ve sorumluluklarımız arasında görüyor, varlık nedenleri arasında kabul ediyoruz. Eğitim Bir Sen özgürlük insana aittir, insana dairdir anlayışıyla hareket eden aksiyoner bir özgürlük hareketidir.
Mazlum Müslümana üç maynunu oynayanlar
Mazlum bir Müslüman olduğunda , üç maymunu oynayan , kendisine iğne battığında aslan kesilen ve beş’in tüm ülkelerden büyük olduğu bir dünyada Eğitim Bir Sen Kendisini cüzdan sendikacılığıyla sınırlamayıp doğu Türkistan'dan
Arakan'a,Afganistan'dan,Irak' a, Suriye'den Filistin'e ve Mısır’a kadar zalim yönetimlerin zulmüne maruz kalanlara el uzatan zulüm karşısında eli , dili ve duruşuyla örnek bir sivil toplum örgütü olmuştur.
Vicdan sendikacılığı yapıyoruz
Bütün eylem ve söylemlerinde vicdan sendikacılığını ön plana çıkarmıştır. Biz, “insan”, “insan onuru”, “medeniyet”,“adalet”, “hakkaniyet”, “özgürlük”, demokrasi” , “kardeşçe yaşamak ve hakça bölüşmek” kavramlarını merkeze almış değerler sendikacılığı hareketiyiz. Eğitim Bir Sen hak karşısında vav, haksızlık karşısında elif olmaya adananların bu çağdaki gür sesidir
Genç kızlarımız ikna odalarında bunaltıldı
”Değerli arkadaşlar:Eğitimciler Birliği Sendikası olarak; Yıllarca üniversite kapılarında özgürlükleri turnikelere sıkıştırılan kızların gözyaşlarıyla ıslandık, ikna odalarında imha edilmeye çalışılan çocukların ağırlaşan sancılarının altında ezildik. Şehit annesini başörtülü olduğu için protokolden kaldıran komutan yüzünden gerildik. Nietzsche’nin “Öyleleri vardır ki, eğer hastalıkları tedavi edilirse ölürler.
Sütçü İmam Üniversitesinde kızlarımızın başını zorla açtılar
Çünkü hastalıkları hayatta sahip oldukları tek şeydir” dediği hastalıklı zihniyetin mensupları Sütçü imam üniversitesinde bile sütçü imamın torunlarının başlarını zorla açtırdılar. Millete göbeğini kaşıyan adam muamelesi yapan anlayışın cinsiyet ayrımı ile millete bedel ödetmeye başlattığı sürecin sona ermesi için 10 milyon imza kampanyası düzenledik. Kampanyamıza 12 milyon 300 bin imza ile destek veren yürekli değerler sevdalısı insanlarımızı tebrik ediyor bu imzalara öncülük eden siz değerli dava arkadaşlarımı yürekten kutluyorum.
Eğitim Bir Sen'in desteği ile Memurların Başörtüsü Sorunu Çözüldü
Eğitim Bir Sen'in desteği ile çözülen memura başörtüsü yasağı son çıkan yönetmelik değişikliği ile birlikte orta öğretim öğrencileri için de problem olmaktan çıkmıştır. Ancak Eğitim Bir Sen olarak Memurların ayakkabı boyasından ense traşına, sakalını, bıyığını nerden keseceğinden ne giyeceğine kadar belirleyen ve memuru birey olmaktan çıkaran çağdışı ucube yönetmeliği tanımıyor sivil iteatsizlik eymimize devam diyoruz.
Eğitim-Bir-Sen ve Memur-Sen ailesi olarak, Artık Anayasa yasa ve mevzuatlarda darbe ürünü hiçbir kalıntı istemiyoruz.
Türkiye’nin en büyük sendikası olarak vesayeti ifşa, medeniyet değerlerimizi inşa için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da gayret göstermeye devam edeceğiz. Demokrasinin üzerindeki vesayet gölgesinin, örgütlenmeye ve özgürleşmeye engel olmasının verdiği sıkıntıları aşarak geldiğimiz 22 yıllık yolculukta, 279 bin 722 üye ile Türkiye’nin en büyük sendikası olduk. Biz büyüdükçe, özgürlükler büyüdü; biz büyüdükçe, karanlığı aydınlatan ışık ve geleceğe olan umut büyüdü.
Milletin önündeki engeller kalksın
Üniversitelerdeki başörtüsü yasağı, katsayı zulmü, 8 yıllık kesintisiz eğitim dayatması, Milli Güvenlik Dersi marifetiyle eğitimin izlenmesi ve fişlenmesi , Kur’an eğitimine yaş sınırlaması ve din eğitiminin önündeki engeller gibi milletin ayaklarına bağlanan prangalar ısrarımız ve katkımızla bir bir çözülmüştür. Vesayet ister askeri, ister yargısal olsun, ister paralel ister dikey olsun.
Memur Sen Her türlü yasadışı olaya karşıdır
Memursen olarak millete, milli egemenliğe ve milli bütünlüğe karşı tüm yapıların karşısındayız. Hukuk adı altında yapılan kayıt dışı siyaseti değil hukukun üstünlüğüne dayanan demokratik sosyal hukuk devletinin gerçek anlamda tesis edilmesi için mücadele edeceğiz. Değerli öğretmen arkadaşlarım Öğretmen, toplumun manevi mimarıdır. Toplumsal inşa ve ihya sürecinde hiç şüphesiz öğretmen özne konumundadır. Nurettin Topçu, şöyle diyor: “Muallim meselesi, maarif davamızın ana meselesidir.
Maarifi yapan da yıkanda muaalimler olur
Maarifi yapacak olan muallimdir. Şayet değerlendirilmezse, maarifi yıkanda o olur” Toplumsal yıkılışın ve inşacısının, yani öğretmenin itibarsızlaştırılmasıyla başladığı muhakkaktır. Türkiye’yi 2071 vizyonuna ulaştırmanın yapı taşının öğretmen olduğu unutulmamalıdır.
Alimlerin değeri bilinmelidir
Öğretmenlik mesleği, asıl gücünü, yerden sıçrayan çamurun kaftanını kirletmesine üzülen hocasına, “Sizin gibi âlimin atının ayağından sıçrayan çamur bizim için ziynettir” diyen Yavuz Sultan Selim’den; kendisini padişah zannederek çiçek veren ahaliye Padişahı gösteren, ancak Sultanın tekrar hocası Akşemsettin’i göstererek “Gidiniz yine ona veriniz” diyen cihan padişahı Fatih Sultan Mehmet’ten, kendisine bir harf öğretene kırk yıl köle olmayı taahhüt eden ilim kapısı Hz. Ali’nin idrakinden alır.
Derdimiz gelecek gençlerimiz olacak
Artık yeni bir dönemi başlatmanın vakti gelmiştir. Bizler medeniyet değerlerimizle yeni bir medeniyet oluşturmalıyız. Derdimiz gelecek gençliği yetiştirmektir.
Memur-sen olarak bu idealite ile gençlik teşkilatını oluşturduk. Çünkü Bu günün, yetişkinleri bile üstündeki amire göre şekil alıyorsa, bu ülkenin insanın birey olmasında sorun var demektir. Bu eğitim sisteminden çıkan fabrika ürünü birey maalesef böyle olmaktadır.
Batının Hümanizma ve sekülerite dayatmalarıyla hiçleşen, uyuşturucu müptelası haline gelmiş, özgürleşme adına illegal örgütlerin maşası olmuş , sosyal paylaşım sitelerinde yazışan ama düşünemeyen , değerlerinden yoksun bir gençlikle karşı karşıyayız.
Büyüklerimizin gençlik hayalini gerçekleştirmek için çalışıyoruz
Artık yeni bir gençlik inşa etmeliyiz. Mehmet Akif Ersoy’un büyük ümitler beslediği asımın nesli, Necip Fazıl'ın çileyle ördüğü büyük doğu gençliği, Sezai Karakoç’un yeni ve büyük medeniyet tasavvuruna sahip diriliş gençliği, Merhum Necmettin Erbakan’ın manevi kalkınmanın mimarı olarak gördüğü milli gençliği - Anadolu gençliği, Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun bütün nizamı İslam adına kucaklamaları misyonu ile oluşturduğu Alperen gençliği, Nurettin topçunun beklenen gençliği, Ali Ulvi kurucunun ateşler içinde ama yanmayan gençliği, Milli Türk Talebe birliği gençliği, ilim yayma gençliği , medeniyet gençliği ve genel başkanımız Ahmet Gündoğdu’nun Doğruyu yanlıştan, hakkı batıldan ayırabilen Faruk gençliği.
Erdem Beyazıt’ın ; Büyüyen elimin üstüne koy elini/Gelen zamanı haber veriyorum dizelerinde olduğu gibi Geleceğin ardına kadar açık olduğunu ve bunun bizim seçimlerimize bağlı olduğunu, bu gerçeğin de hepimize büyük bir sorumluluk yüklediğini biliyoruz. Gelecek nesil bizim ve diğer birçok insanın bugün, yarın ve ertesi gün neler yapacağımıza bağlıdır.
Gelecek aydınlık nesli kim yetiştirecek ?
Bundan dolayı da, “gelecek aydın nesli kim yetiştirecek ” sorusuna, sağımıza solumuz bakmadan, “Biz!”dedik, demeyi de daha güçlü biçimde sürdüreceğiz. Değerli Katılımcılar Eğitim Birsen Örgütlü toplumun güçlü toplum olduğundan hareketle Gücünü örgütünden alarak yeni bir sendikal anlayışı çıkarmıştır.
Tenkit değil teklif ilkesi, Sorun değil çözüm odaklı girişimleri ile kazanımlarında yolunu açtı. Eğitimde çözülen sorunlarda teri, altında imzası olan Eğitim Bir sen Sorunlarla beslenen değil; çözümlerle güçlenerek doğdu ve bu duruşla yaşamaya devam ediyor. Kronikleşmiş sorunlarda çözerse bunu Eğitim Bir Sen çözer anlayışını hâkim kılmış ve kazanımların tek adresi olmuştur.
Rekabet zemininde hizmet sendikacılığı
Kavga zemininde rekabet değil; Rekabet zemininde hizmet sendikacılığı anlayışıyla çözüm odaklı sendika olarak Eğitim bir Sen özlük ve özgürlük öznesi çözümün adresidir. Felsefesi olmayan bir milletin mektebi olmaz.” Eğitim-Bir-Sen olarak temel felsefemiz “kınayanların kınamasına” aldırmadan milletimizin yararına olan çözüm odaklı hizmet üretmektir. Hepinizi Allaha emanet ediyor saygılar sunuyorum.
Eğitim Bir Sen'in Zeytinburnu İlçe Yönetim Kurulu Üyeleri
1-Ahmet Coşkun İlçe başkanı
2-
İstanbul İl Delegeleri
Başkan Ahmet ÇOŞKUN Merkezefendi Anadolu
Hasan SÜPÇİN Saniye Sezgin Elmas
Yunus ÖZBEK Adile Mermerci Anadolu
Yahya HARMANDAR TOKİ Seyit Nizam İmam
Erdal BAKIRTAŞ Sümer İmam Hatip
Ömer YÜKSEL İMKB Mesleki ve Teknik
Betül TUNCEL Zeytinburnu Anadolu
Şehmus AYDOĞAN Otistik Çocuklar Eğitim
Yasin ÖCAL 100.Yıl Mesleki ve Teknik
Fatma Sıhhat MUTLU Haluk Ündeğer İlkokulu
Yeşim KUYUMCU İhsan Mermerci Anadolu
Ümit GÜRAKIN Şehit Galip Balkar
Emir KARAMAN Haluk Ündeğer Anadolu
İsmail ÇETİNKAYA Zeytinburnu Anadolu
İsmet KIZILCIK Saniye Sezgin Elmas
Mücahit ÇATAL M.İhsan Mermerci
İmam Hatip Lisesi
İlkokulu
Lisesi
Hatip Ortaokulu
Ortaokulu
Anadolu Lisesi
İmam Hatip Lisesi
Merkezi
Anadolu Lisesi
Lisesi
Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi
Lisesi
İmam Hatip Lisesi
İlkokulu
Mesleki ve Teknik
Anadolu Lisesi
Kaynak:İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)
