Bugüne kadar ne kadar devletimiz olmuşsa güçlü dönemlerini Hak,Hukuk ve Adaleti el üstünde tuttukları zaman yakaladıklarını görmek mümkün...

Yok oluşları da tam aksine adalet hak ve hukuktan uzaklaşmaları ile olmuştur. Özellikle haksızlığın,hukuksuzluğun ve adaletsizliğin İslam coğrafyalarında daha çok olması üzücü. Bir çok Müslüman ülkede yaşayan kişinin ilk gitmek istedikleri yerlerin başında gayri Müslim de olsa HAK,HUKUK VE ADALETİN daha iyi olduğu yerlere gitmek istediğini her gün haberlerde görmekteyiz.Hatta ilke salarla ölümü göze alarak kaçak ve zor şartlarda Avrupa ülkelerine gitmek istemeleri çok ama çok üzücü bir konudur.

Bu insanlar kendi ülkelerinde güvede olsalar ve yaşayacak kadar para kazansalar eminim ki dalgalı denilere açılıp ölümü hakareti göze almazlar. Bu ülke yöneticileri eğer varsa yüzleri utanmalıdır.

Ülkemizde de belediyeler üzerinden birçok kişinin gri pasaport ile Avrupa ya gidip bir daha dönmeleri de manidar.Devleti yönetenler halkına rahat ve huzurlu bir yaşam hakkı veremezlerse onlarda daha rahat ve adalet içinde yaşayacakları yerlere gitmek için çareler ararlar…

AÇIK VE NET SÖYLÜYORUM EVET ÜLKEMİZDE SON 5 YILDA ÇOK AMA ÇOK OLAĞAN ÜSTÜ OLAYLAR YAŞADIK AMA ADALET,HAK VE HUKKUKTA BU KADAR YIPRATILMAMALIYDI …

Bugün hükümete destek verenler her şeyin tam olduğunu aksayan hatta çoğu zaman olmayan Hak ,hukuk adaleti görmezler...bu satırların yazarı olan fakir son 5/6 yıldır kendi hayatında yargı tarafından uğradığı haksızlıkları anlatsam emin olun değil bir makale 500 sayfalık bir kitap yazsam yine de sayfalar yetmez... Bunları söylerken de kimseye düşmanlık yapma niyetinde değilim...Bizzat kendi hayatımda yaşadığım bu haksızlıklar ve hukuksuzluklar yapılmamış gibi de yapamam...

Örneğin Basın yasasına tabi olmayan YouTube kanalı için hiç hak etmediğim halde Türkiye’de örneği görülmemiş bir şekilde ilk celsede Dava açan CB.nin avukatı açtığı dava’ya dahi gelmediği halde hakaret suçu işlediği söylenen vatandaş bulunup ifadesi de alınmadığı halde hiç bir yerde resmi kaydı olmayan ve devletin hiç bir yasasında resmi bir mecra olarak kabul edilip muhatap alınmayan YOUTUBE kanalı sahiplerine ceza yağdırılması ne derece doğru ? Önce bu kanallarda yapılan yayınlarda kim ne kadar sorumlu başta olmak üzere hukuki çerçeveyi belirle yayın yapan kişide neye karşı sorumlu olduğunu bilsin ve ona göre yayın yapsın.

Kaldı ki bir basın mensubu olarak yaşadığımız tek sorun ve sıkıntı sadece bunlarda değil... Bu konuda daha önce yazdım söyledim... Ben şu an ülkemizde tam anlamı ile HAK ,HUKUK ve ADALETİN olmadığını en azında olması gereken yerde olmadığına dair yüzlerce örnek ile kendi yaşadığım olaylardan ispatlarım ...Amma velakin şu an bunları anlatmaya bile gerek görmüyorum çünkü artık o kadar haksızlığa uğradım ki midem bulanıyor bu konuları konuşurken...

BAYRAMLAR BAYRAM OLSUN

Keşke ülkemizde hak,hukuk adalet kavramları yerli yerinde olsaydı...Ama değil... İnsanlar’ a sesleniyorum bir topluma olan kızgınlığınız sizi adaletsizliğe sevk etmesin...

Şu an üstümüzde karabulutlar var diye ümitsiz olmayacağız... Bir gün mutlaka Hak,Hukuk ve Adalet yine yeniden bu topraklar’ a mutlaka gelecek...

Hak,Hukuk ve Adalet kavramlarında erozyon olduğunu ve bunu düzenlemek için gayret etmemiz gerektiğini söylemek hükümete düşmanlık yapmak değildir.

Dinimizin bize emri şudur “emri bil maruf nehyi anil münker” yani iyiliği emredip kötülükten alıkoymak için hepimizin çaba sarf etmesi gerekir…

Ülke olarak darbe girişimi başta olmak üzere çok ama çok zor süreçlerden geçiyoruz. Yinede mümkün olduğu kadar HAK,HUKUK VE ADALET’e Halel getirmemek için herkes elinden geleni yapmalı.

Bugün ADALET ile işiniz olmadığı için bana lazım değil diyerek bu değerli kavramı önemsemeyebilirsiniz ama adalet öyle bir şey ki içtiğiniz su yada yediğiniz ekmeğin tam orta yerinde karşınıza çıkar.

Ömrüm bugün yarım asırlık şu an Türkiye Cumhuriyetinde yolunda gitmeyen sorunlarımız var.

Kimin ne kadar yaşayacağını ancak Allah bir ama ben artık ömrünün % 80’ini tamamlayan bir gazeteci yazar olarak görüyorum.

Görmedim,duymadım ,bilmiyorum diyerek salağa yatıp etliye sütlüye karışmadan riyakar bir yaşam sürmek mümkün ama yaratılış gayemiz bumu dur ?

Reklamlarımız iptal edilir, eften püften sebeplerden dolayı davalar açılır maddi ve manevi olarak haksızlığa uğramaktayım ancak bütün bu zorluklara rağmen gördüğüm yanlış eksik ve hataları da yazmaktan geri durmayacağım…

COVİD 19 SÜRECİM VE DOĞUM GÜNÜM

12 Nisan 2021 den bu 5 Mayıs 2021e kadar olan sürede 6 günü hastanede olmak üzere uzun bir tedavi sürecinden sonra sağlığıma kavuştum çok şükür...Hekimlerimize,hemşirelerimize ve sağlık çalışanlarımıza çok ama çok teşekkür ederim.Sağlık sürecinde arayıp bilgi alan bakanlarımıza,milletvekillerimize,siyasi parti genel merkez, il ve ilçe yöneticilerine,valilerimize,kaymakamlarımıza,sivil toplum kuruluşu başkan ve yöneticilerimize,meclis üyelerimize ve bizi okuyan,takip eden okurlarımız ve izleyicilerimize özellikle kedileri de COVİD 19 oldukları halde benim daha ağır geçirmemden dolayı sağlığıma kavuşmam için olağanüstü çaba sarf eden eşim ve evlatlarıma da hasetten teşekkür etmeyi bir borç bilirim.

5 Mayıs benim doğum günüm birçok değerli dostum zahmet edip doğum günümü kendi sosyal medya hesaplarından paylaşarak bana çok değerli bir hediye verdikleri için hepsine bir kez de buradan teşekkür etmek isterim. İyi ki varsınız hepinize çok ama çok teşekkür ederim dostlarım…

SON SÖN HAK HUKUK ADALET TAM NANASI İLE VAR DİYENLER benimle temasa geçsinler yaşadığım 3/5 örneği vererek neden böyle düşündüğümü belgeleri ile ispatlayayım.

COVİD 19 hastalığı başta olmak üzere şifa bekleyen bütün hastalarımıza ALAH’ tan acil şifalar dilerken alem-i İslam’ın ramazan bayramını en kalbi duygularımla kutlarım…

İstanbul Times / Hüseyin Çetiner