Olay, 2010 yılının Aralık ayında Kemalpaşa Ansızca Köyü’ndeki çiftlik içerisinde bulunan evde meydana geldi. Mardin’de eşi Gülhan Özer ile anlaşmazlık yaşayan 4 çocuk babası Ziya Özer, olay tarihinden iki ay önce kızları 7 yaşındaki Atiye Özer ve 9 yaşındaki Emine Özer'i de yanına alarak yakınlarının yaşadığı İzmir’e geldi. Köy yakınlarındaki çiftlikte iş bulup, içerisindeki tek katlı evde çocuklarıyla yaşamaya başlayan Ziya Özer, iddiaya göre burada kızlarına sık sık şidddet uyguladı.

Ziya Özer olay günü, Mardin’de bulunan annesini çok özlediğini ve yanına dönmek istediği söyleyen kızı Emine Özer’e vurmaya başladı. Dayağın etkisiyle bayılarak yere düşen Emine’nin nefes almadığını farkeden Ziya Özer, önce arkadaşını arayıp yardım istedi.

Aradığı arkadaşının haber vermesi üzerine çiftliğe doğru yola çıkan sağlık ekipleri, Ziya Özer’in arayıp, kızının kendine geldiğini ve önemli bir sorununun bulunmadığını söylemesi üzerine merkezlerine döndü. Bu arada Ziya Özer, öldüğünü anladığı kızını battaniyeye sarıp ev içerisinde sakladıktan sonra, küçük kızını yanına alarak İzmir’deki yakınlarının evine gitti. Ancak burada vicdan azabı çeken Ziya Özer, bir kez daha arkadaşını arayıp kızını öldürdüğünü itiraf etti. Adrese giden ekipler, kilitli kapıyı açtırıp girdikleri evde, talihsiz Emine’nin cesedini buldu.

Küçük kızıyla dolaştığı sırada İzmir’de yakalanan Özer savcılıktaki ifadesinde şunları anlattı:

"Kızımı dövdüm. Daha önce de kendisini defalarca dövmüştüm. Öldüğü gün hafif şekilde vurdum. Ama ona rağmen öldü. Benim çocuğumda başka bir rahatsızlık olabilir diye düşünüyorum. Ben vurunca dişleri kenetlendi ve ağzını açmaya çalışmama rağmen öldü. Üzgünüm, çok pişmanım. Ben çocuğuma bir cisimle vurmadım. Sadece elim ve ayağım ile vurdum. Çocuk yere düştü, kafasını halıya çarptı. Bana 'Yeter' diyerek ağladı ve kafasını duvara vurdu. Ben de Emine’yi, kafasını tutarak yastığın üzerine yatırdım."