23 Nisan 1920 tarihi; sadece yüce Meclisimizin açılış tarihi değil, aynı zamanda milletin egemenliğine dayanan cumhuriyetimiz ve demokrasimizin de temellerinin atıldığı gündür. Aziz milletimiz, çok zor şartlardan geçerek kazandığı haklı bağımsızlık zaferinin ardından Büyük Millet Meclisi’ni kurmuş ve “egemenliğin kayıtsız şartsız millete ait olduğu”na dair Büyük Atatürk’ün o güzel ifadesinde özünü bulan demokratik zemine kavuşmuştur.
Ülkemizin ve insanlığımızın geleceği ve güvencesi olan sevgili çocuklara Atatürk’ün ve Türkiye’nin bir armağanı olan 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı, cumhuriyetimizin kuruluşundan bu yana çocuklarımıza verdiğimiz önem, sarsılmaz güven ve yüce değerin en somut ifadelerinden biridir.
AK Parti iktidarı da, geleceğimiz olan çocuklarımızın en iyi şekilde eğitim almaları, modern ve çağdaş olanaklarla kendilerini yetiştirmeleri, tüm olanaklara erişimlerinde hiçbir maddi ve manevi engelle karşılaşmamaları için yoğun çalışmalarını devam ettirmektedir. Çünkü biz biliyoruz ki bu ışıl ışıl çocuklarımızın arasından nice cumhurbaşkanları, başbakanlar, bakanlar, siyasetçiler, sporcular, iş adamları, sanatçılar çıkacak.
Dolayısıyla, eğitim reformundan sağlığa erişime, aile teşvik sistemlerine dek birçok alanda çocuklarımızın iyi birer öğrenci ve samimi birer yurtsever olmaları için gereken desteği sağlamaktayız. Keza; bizim arzumuz, çocuklarımıza her geçen gün daha da güzelleşen, güçlenen bir Türkiye bırakmaktır; onlara, gözyaşı, kan, şiddetin olmadığı, huzur ve barışın egemen olduğu bir dünya teslim etmektir.
Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni 90’lı yıllardan beri imzalayıp uygulamakta olan, çocuk hakları konulu uluslararası örgütlere aktif katılım sağlayan bir ülkeyiz; ve halihazırda yasal altyapı ile hukuki boyutu uyumlaştırmak üzere yoğun çabalar sarf etmekteyiz.
Başkanı olduğum TBMM Çocuk Hakları İzleme Komitesi olarak, çocuklarımızın farklı alanlardaki sorunlarına kulak vermekte, ilgili uzmanları komitemize davet edip, çocuk haklarını ilgilendiren her türlü ulusal ve uluslararası konferansa katılmaktayız. Çocuklarımızla samimi ve hiyerarşisiz bir ilişki kurmayı ilke edinen Komitemiz, çocuk meclisleriyle görüşmekte, onların öneri, şikayet ve beklentilerini öğrenmekte ve ilgili mercilere ulaştırmaktadır. Çocuk Hakları İzleme Komitesi, mecliste milletvekili bulunan 4 siyasal partinin temsilcileriyle birlikte, çocuk haklarını uzlaşmacı ve insanlık-temelli bir yaklaşımla değerlendirmektedir.
Bu çerçevede, yeni neslimizin, milli ve manevi değerlerimize bağlı, araştıran, üreten, paylaşan, yeni düşüncelere açık ve birer demokrat aydın olarak yetişmeleri ve ülkemizi her alanda daha da ileriye götürüp bizden devraldıkları bayrağı daha üst düzeylere taşımaları, en büyük arzumuzdur.
İnanıyorum ki, bütün çocuklarımız, kendilerine armağan edilen bu bayramın özünde yatan fikirleri özümseyerek, barış içinde bir dünyanın kurulmasında ve Türkiye’nin her geçen gün daha güçlenen duruşuyla bu dünyada yüksek bir konuma yerleşmesinde önemli roller üstleneceklerdir.
Keza, hükümetimiz, dünyanın her bir noktasındaki çocukların acıları ve sorunlarını, kendi acısı ve sorunu olarak içselleştirmektedir. Türkiye’de çocukların sorunlarını, Gazze’de, Almanya’da, Finlandiya’da, Myanmar’da veya Vietnam’daki çocukların sorunlarından ayrı düşünmüyor; çocuklarının sorunlarında birer çözüm paydaşı olmayı arzu ediyoruz. Türkiye’de kurulan ve uluslararası standartlardaki 17 kampta Suriyeli mülteci çocuklarımıza sağladığımız olanaklar ve sosyal desteklerden Filistinli, Somalili çocuklarımıza devlet ve sivil toplum kanalıyla ulaştırdığımız eğitim ve sağlık destekleri, bunun en somut örneğidir.
Aynı şekilde, hükümetimizin üstün gayretleri ve uzlaşmacı tutumuyla ilerleyen ve önemli bir ivme kazanan çözüm süreci de, çocuklarımıza ülke sathında “barış” armağan etmenin ve artık babaların, anaların çocuklarını toprağa vermediği bir dünya oluşturmanın önemli bir aracı olacaktır.
Dünyanın ilk 10 ekonomisi arasına girmeyi, kişi başına 25 bin dolar gelir düzeyine erişmeyi, 500 milyar dolarlık ihracata ulaşıp, demokratik ve çoğulcu siyasetin kalitesini her geçen gün daha da güçlendirmeyi hedeflemiş bir ülkenin, bu hedefleri destekleyen çocuklara, onların sağduyusuna ve çalışma azmine her zamankinden daha çok ihtiyacı bulunmaktadır.
Dünyada çocuklara ilk defa bir bayram armağan edilen bir ülkenin haklı gururunu taşıdığımız bu günde 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı’nın 93’üncü yıldönümünü coşkuyla kutlarken, Cumhuriyetimizin ve Türkiye Büyük Millet Meclisimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, silah arkadaşlarını, şehit ve gazilerimizi, rahmet ve şükranla anıyorum.
