1953 yılında ilk kalp-akciğer makinasının kullanılması ile kalp cerrahisi tüm dünyada hızla ilerleme göstermiştir.Kalp-Akciğer makinası sayesinde kalp ve akciğer tamamen durdurularak, doğuştan olan çoğu kalp anomalileri,kalp kapaklarının romatizmal ve dejeneratif bozuklukları,aort damarının genişleme ve yırtılması,koroner damarların daralma ve tıkanmsı gibi çoğu kalp hastalıkları başarı ile yapılmaya başlanmıştır.
Zeytinburnu Times Haber Merkezi
Özelliklle 1970 ve 1980’li yıllardan sonra açık kalp ameliyatları, kalp-akciğer makinası kullanılarak, Dünya’da ve Türkiye’de yaygın olarak yapıldı.1990’lardan sonra teknolojinin daha da gelişmesi ile birlikte minimal invaziv denilen küçük kesilerle cerrahi ,robotik cerrahi ve klap-akciğer makinası kullanımadan,çalışan kalpte bypass cerrahisi rağbet görmeye başladı.Aynı trend Türkiye’de de (robotik cerrahi hariç) Avrupa ve Amerikadaki merkezlerle aynı zaman ve hızda artış gösterdi.Çalışan kalpte bypass ameliyatları şu anda Dünya’da ve Türkiye’de yaygın şekilde yapılmaktadır.
Çalışan kalpte bypass ameliyatlarının avataj ve dezavatajları nelerdir ?Niçin bazı cerrahlar bypass ameliyatalarının çoğunu çalışan kalpte yayaparken,bazı cerrahlar hiç tercih etmiyor?Bunu anlamak için kısaca anlatmak gerekirse;
Avatajları:Kalp-akciğer makinasının bazı yanetkilerinden kurtulmak(kalp-akciğer makinesi ,vücutta hemen hemen çoğu organ ve dokuyu etkiler:bağışıklık sistemi,kanama-pıhtılaşma sistemi,beyin,akciğer,böbrek v.b gibi)
Aortaya crossklemp denilen klempin konulmaması nörolojik olay(felç,koma v.s) sıklığını azaltır.
Böbrek yetmezliği olanlarda böbrek fonksiyonları daha iyi korunur.
Ciddi akciğer problemi olanlarda akciğer fonksiyonları daha az etkilenir.
Uyanık hastalarda(bölgesel anestezi ile) yapılabilir.
Minimal invaziv yöntemle sol meme altından tek damara yapılabilir.
Robotik yöntemle yapılabilir(robotik yöntem kalp-akciğer makinesi ile de yapılabilir)
Hasta daha çabuk mobilize olur ve daha çabuk taburcu edilir.
Dezavatajları:Kalp hareketli olduğu için bypass yapmak teknik olarak daha zordur(günümüzde geliştirilen stabilizatör denilen sabitleyiceler sayesinde bu zorluk belli bir ölçüde azaltılmıştır).
Kalbin ön yüzündeki damarlara bypass yapmak teknik olarak daha kolay olmakla birlikte kalbin arka yüzündeki damarlara by pass yapmak daha zordur.
Damar yapısı iyi olamayan(yaygın plaklı,kalsifik) hastalarda teknik zorluk.
Son yapılan araştırmalarda greft açıklığı (takılan damarın tıkanmaması)kalp-akciğer makinesi ile kalbi durdurularak yapılanlardan daha az olduğu gösterilmiştir.
Görüldüğü üzere bu yöntemin avataj ve dezavantajları mevcuttur.Bazı cerrahlar ve klinikler daha çok tercih eder,bazıları az tercih eder.Dünya ortalamasında tüm bypassların içinde yaklaşık %20 civarında çalışan kalpte bypass ameliyatı yapılmaktadır.
Bizde klinik ve ekip olarak yaklaşık 20 yıldır çalışan kalpte bypass ameliyatı yapmaktayız.Karar verirken hastanın genel durumu,kalp,akciğer ve böbrek fonksiyonları,koroner damar yapısını göz önüne alıyoruz ve yaklaşık %15-20 hastaya çalışan kalpte bypass ameliyatı yapıyoruz.
Kaynak:İstanbul Times Haber Ajansı (İTHA)